Nasıl Kullanılır?
11 yaş ve üzeri bireyler için günde 3 kez 10 ML BONTAL 1 bardak (250 ml) suya çözdürülerek kullanılması tavsiye edilir.
Ne Zaman Kullanılır?
Besin takviyeleri günün herhangi bir saatinde rahatlıkla kullanabilirsiniz. Multivitaminleri ise sabahları kahvaltıdan sonra tercih etmenizde fayda var.
Ne İçin Kullanılır?
Bağışıklık sisteminin fonksiyonlarına katkıda bulunur.
Ürün saklama şekli :
Serin ve kuru yerde, ağzı kapalı hava almayacak bir şekilde, ısı ve güneş ışınlarından koruyarak muhafaza ediniz.
Ürün paketleme ve sevkiyat :
Tüm ürünlerimiz ısı, nem, rutubet olmayan ortamlarda muhafaza edilmekte olup, özenle paketlenerek tüketicilere gönderilmektedir
Yan Etkileri :
Ürün tamamıyle bitkisel içerikli ürün olduğundan dolayı bilinen bir yan etkisi yoktur. Buna rağmen herhangi bir tesir gösterdiğinde ürün kullanımı bırakılarak doktora danışılmalıdır
Yasal ve Önemli Uyarılar
-Çocukların ulaşamayacağı yerde saklanması gerekir
-Günlük tavsiye edilen günlük alım dozunu aşılmaz
-Takviye edici gıdasal destekler normal beslenmenin yerine geçemez
-Hamilelik ve emzirme dönemi ile hastalık veya ilaç kullanılması durumlarında doktorunuza danışınız.
-İlaç değildir. Hastalıkların önlenmesi veya tedavi edilmesi amacıyla kullanılmaz.
Ürünlerimizin kullanımlarıyla ilgili detaylı bilgi almak info@apronmedikal.com adresine hangi üründen veya ürünlerden bilgi almak istediğinizi belirterek mail gönderebilirsiniz.
İlgili yasa gereği endikasyon ve hastalık adı belirterek besin destek ürünleri ile ilgili tanıtım yapılmamaktadır. Ürünlerimiz ilaç değil Bitkisel Destek ürününüdür.
Tedavilerin teşhisi uzman doktorlar ve hastanelerin görevidir.
İçerikler
Hiçbir şekilde Tatlandırıcı ve Aroma,Koruyucu içermez..
BONTAL
FORMÜLÜ : Her Fuomlife Bontal 200 ml şişede doğal kaynaklı bitki türlerinin ve kovan balının FUOMLIFE Özel Bileşen formülü ile hazırlanmıştır.
Kemik Erimesini Gıda Takviyesiyle Durdurabilirsiniz
http://www.medikalteknik.com.tr/kemik-erimesini-gida-takviyesiyle-durdurabilirsiniz/
D VİTAMİNİ EKSİKLİĞİ GENELDE İNCE BAĞIRSAK EMİLİMİ YAPILAMADIĞINDAN
KAYNAKLANMAKTADIR.
Kırılgan hale gelmesine neden olan osteoporozu (kemik erimesi) doğru beslenme ile durdurmak ya da önlemenin mümkün olduğunu biliyor musunuz?
Daha az kemik dokusuna sahip oldukları için kadınların osteoporoza yakalanma riskinin yüksek olduğu biliniyor. Uluslararası Osteoporoz Vakfı verilerine göre dünyada 200 milyon kadının ortak derdi olan osteoporoz, 60-70 yaşlarındaki kadınların üçte biri, 80 yaşlarındaki kadınların ise üçte ikisinde görülüyor. Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Doç. Dr. Çağatay Öztürk doğru beslenme ile osteoporozun önüne geçmenin mümkün olduğunu söylüyor.
Kalsiyum, magnezyum ve mineral açısından zengin olan besinlerin kemik yapısını güçlendirmeye fayda sağladığını belirten Doç. Dr. Çağatay Öztürk, bu besinler ve içerikleri hakkında şunları söylüyor; “Kemik sağlığı için en önemli mineral kalsiyumdur. Bu nedenle kemik erimesinden koruyan en önemli besinler de süt ve süt ürünleridir. Peynir ve diğer süt ürünleri kalsiyum bakımından zengin içeriğe sahiptir. Bunun yanı sıra yeşil yapraklı sebzeler, kuru baklagiller, kuruyemiş, D vitamini içeren gıdalar ve tahıl bakımından zengin besinler de kemik erimesini korumak için tüketilmesi gereken besinlerdir.
Osteoporozdan Korunma Seçenekleri
Osteoporoz (kemik erimesi) kemik sağlamlığının azalmasıyla kırık oluşma riskini artıran bir durum olarak tanımlanır. Elli yaşın üzerideki her 3 kadından 1’inde ve 5 erkekten 1’inde osteoporoza bağlı kemik kırıkları meydana gelmektedir. Bunlardan yüzde 20’si kalça kırığı olup hasta kırık oluştuktan sonra ilk 12 ay içerisinde hayatını kaybediyor.
Osteoporoz genetik, hormonal, metabolik, mekanik ve immünolojik faktörlerden kaynaklanan multifaktöriyel bir hastalıktır. Kemikler vücudumuza mekanik destek sağlayan iskeletin ana unsuru olmanın ve hayati iç organları korumanın yanı sıra vücudun mineral ve asit– baz dengesinin sürdürülmesinde çok önemli bir role sahiptir. Kemik hücrelerinin başlıca iki tipi vardır: osteoblastlar ve osteoklastlardır. Osteoblastlar kemik yapımından (organik kemik matriksinin sentezi ve kalsifikasyon) sorumlu iken osteoklastlar kemik yıkımından (metabolik gereksinimler, onarım ve yeniden modelleme için kemiğin çözülmesi) sorumlu hücrelerdir.
Kemik Erimesini Önlemek için 10 Temel Adım
Doç. Dr. Çağatay Öztürk kemik erimesini önlemek için yapılması gereken 10 temel maddeyi şöyle sıralıyor;
- Yüksek oranda kalsiyum ve magnezyum içeren kayısı tüketmek,
- Vücuttaki D vitaminini aktif hale getirmek için en az 15 dakika güneş ışığından faydalanmak,
- Her gün D vitamini kaynağı yumurta sarısı tüketmek,
- Çay, kahve gibi kafein içeren içeceklerden uzak durmak,
- A, E ve C vitaminleri bakımından zengin olan ve bol miktarda kalsiyum içeren brokoli, marul gibi yeşil sebzeler tüketmek,
- Kalsiyum ve D vitamini deposu süt içmek,
- Haftada iki gün kalsiyum bakımından zengin olan istiridye, karides gibi deniz ürünlerini tüketmek,
- Kemik erimesine neden olan proteolitik enzimleri azaltıcı etkisi bulunan üzüm çekirdeği özütü tüketmek,
- Sigara ve alkolden uzak durmak,
- İdrarla kalsiyum atılımını artırarak kemiklerdeki kalsiyum miktarını azaltan tuzu azaltmak…
Osteoporozun vücudumuzda en çok omurgamızı etkilediğini belirten Doç. Dr. Çağatay Öztürk; “Osteoporotik kemiklerdeki kırıklar sıklıkla omurga, kalça ve el bileğini içerir. Kalça ve el bileğindeki osteoporotik kırıkların aksine omurgadaki kırıklar sıklıkla düşme veya travma ile ilişkili değildir.” diyor. Vücutta sessizce ilerleyen ve kırık oluşmadığı sürece belirti vermeyen osteoporoz vakalarının sadece yüzde 30’u klinik şikayetler ile belirlenirken, geri kalan kısmın çoğu rastlantısal olarak saptanıyor. Hastalığın yaygın bulguları ise bel ve sırt ağrıları, boyda kısalma, omurgada kırık, sırtta kamburlaşma olarak ortaya çıkıyor.
Çocukların göremeyeceği, erişemeyeceği yerlerde ve ambalajında saklayınız. Tavsiye edilen günlük alım dozunu aşmayın.